İmtiyazlı lisans anlaşması veya üretim imtiyaz hakkı olarak da adlandırılan franchising, iki işletme arasında gerçekleştirilen ve lisans anlaşmasına benzeyen bir yöntemdir.
Literatürde imtiyazlı lisans anlaşması veya üretim imtiyaz hakkı olarak da adlandırılan franchising, iki işletme arasında gerçekleştirilen ve lisans anlaşmasına benzeyen bir yöntemdir. Franchising anlaşmasında lisans anlaşmasına benzer şekilde iki taraf bulunmak-tadır. Entellektüel varlıklarını satan işletme franchisor olarak adlandırılmaktadır. Franchisee ise söz konusu varlıkların kullanımını taraarca belirlenen bir vade içerisinde belirli ücretler karşılığında elde eden işletmedir. Özet olarak franchising, franchise veren işletmenin (franchisor) franchise alan işletmenin (franchisee) kendisi adına belirli bir ücret veya royalty adı verilen ödeme karşılığında belirli faaliyetleri gerçekleştirme imkanı ver-diği bir anlaşma türüdür (Cengiz vd., 2007).
Franchising anlaşması yerel işletmelere, uluslararası bir ürün markası sunarak hedef-lenen piyasalara girme olanağı sağlar. Bu iş modeli, franchisor açısından düşük maliyetler ile reklam yapma ve buna bağlı olarak kârını arttırma imkânı sağlar. Frachisee açısından ise uluslararası ünlü bir işletmenin sahip olabileceği imkânları elde etme olanağı ile birlik-te rekabet üstünlüğü verir.
Bununla birlikte franchising anlaşması sadece sözleşme taraf-larına değil aynı zamanda tüketicilere de avantajlar sağlar. Diğer yandan franchising alan işletme faaliyetlerinin doğrudan kontrol edilememesi veya marka değerinin düşmesi gibi faktörler franchising anlaşmasının dezavantajları arasında sayılabilir.