12. Sınıf Coğrafya Sayfa 26-27-28-29 Etkinlik Cevapları
yazının tamamı için linke tıklayabilirsiniz
12.SINIF COĞRAFYA KITABI SAYFA 26-27 ETKINLIK ve CEVAPLARI
1.Konu içinde bazı medeniyetler hakkında bilgiler verilmiştir. Siz de diğer medeniyetlerle ilgili araştırma yaparak boş bırakılan kutucukları doldurunuz.
2.Medeniyetlerin kurulmasında etkili olan benzer ve farklı yönleri tespit ederek bunun nedenlerini tartışınız.
Iklim şartlarının uygun olması(sıcaklık ve yağış), coğrafi konumunun uygun olması, yer şekillerinin uygun olması, verimli tarım alanlarının bulunması, su kaynaklarının varlığı ve korunaklı limanların varlığı medeniyetlerin kurulmasında etkili olmuştur. Medeniyetlerin kurulduğu yerlerin etrafındaki doğal sınırlar medeniyetlerin özgün yapıya sahip olmalarını sağlamıştır. Tarım toprakları az olan kıyılarda denizcilik ve ticaret gelişmiştir.
ILK MEDENIYETLER ve ÖZELLIKLERI
MEZOPOTAMYA MEDENIYETI:
Mezopotamya, kuzey ve kuzeydoğudan yüksek dağlarla çevrili, güneyden Suriye ve Arabistan çöllerine açık, geniş bir düzlüktür. Varlığını ve önemini, Anadolu topraklarından doğan Dicle ve Fırat nehirlerine borçludur.
Mezopotamya’da tarıma uygun olmayan alanları tarıma kazandırmak için sulama kanalları yapılmış, bataklıklar drene edilmiş ve taşkın sonrası oluşan alüvyon birikintileri düzeltilmiştir. Bu çalışmalar sonucu zamanla köyler gelişerek kent haline gelmiştir. Böylece Mezopotamya’da ilk kültür merkezleri ortaya çıkmıştır. Kentlerin ortaya çıkması insanlık tarihinde, ateşin bulunması ve tarımın başlamasından sonra kaydedilen önemli bir aşamadır. Ilk kültür merkezlerinin ortaya çıktığı, önemli mimari eserlerin oluşturulduğu uygarlıklar, tarihi ve coğrafi koşulların etkisiyle hızlı gelişmiştir.
MISIR MEDENIYETI
Mısır medeniyeti, Kuzey Afrika’da Nil Nehri ve etrafında kurulmuştur. Etrafının çöllerle kaplı olması diğer medeniyetlerle etkileşiminin daha az olmasına neden olmuştur. Bu nedenle Mısır medeniyeti kendine özgü özelliklere sahiptir. Mısırlıların medeniyete geçişinde; neolitik yerleşmelerin varlığı, Nil Nehri ve Mezopotamya uygarlığı etkili olmuştur. Mısır’ın da Mezopotamya gibi, büyük bir taşkın nehre sahip olması, verimli topraklarından yılda iki kez ürün alınabilmesi ve uygun iklim şartlarına sahip olması uygarlığa geçişini kolaylaştırmıştır. Nil Nehri çevresinde yaşayanlar düzenli taşkınlardan sonra bozulan tarlaların sınırlarını yeniden tespit etmek için matematikten yararlanmışlardır. Bu durum kamu yönetimi örgütlenmesini oluşturarak bilimin de gelişmesine katkı sağlamıştır. Nil Nehri’nin uygarlığa diğer bir katkısı da üzerinde ulaşım yapılmasıdır. Nehrin düzenli akışı nehir taşımacılığını geliştirmiş, bu da yönetimin bölgeyi kolayca denetlemesine imkan sağlamıştır. Nil boyunca hem ticari ilişkiler rahatça yapılmış hem de vergiler kolayca toplanmıştır. Bu durum uygarlığın çok daha hızlı büyüyüp güçlenmesinde etkili olmuştur. Kendilerine özgü hiyeroglif (kutsal resim yazısı) yazısını kullanmışlardır. Yazılarını “papirüs” adı verilen bitki yapraklarına yazmışlardır. Eczacılık, kimya ve tıpta gelişmişlerdir. Matematikte “pi” sayısını bulmuş ve astronomide gelişmişlerdir.Rasathaneler kurmuşlar ve Nil Nehrinin taşma sürelerini hesaplamışlardı. Güneş yılı esasına dayalı ilk takvimi Mısırlılar yapmışlardır. Romalılar, Mısırdan aldıkları bu takvimi geliştirerek bugün kullandığımız Miladi takvimi oluşturdular.
Hint uygarlığı
Ganj,Brahmaputra ve Indus nehirleri çevresinde Hint Medeniyeti ortaya çıkmış ve gelişmiştir. Bu bölgede elverişli iklim şartları ve verimli tarım alanları bulunmaktadır. Entansif tarım yöntemleri geliştirmişler, fili evcilleştirmişler, mimari ve yazı alanında uygarlığa katkıda bulunmuşlardır. Ülkenin tarihini coğrafi şartları etkilemiştir. Elverişli iklimi ve verimli topraklarından dolayı pek çok kavimin istilasına uğramıştır.
Akdeniz uygarlıkları
Akdeniz kıyıları, medeniyetlerin ilk kurulduğu alanlardan biridir. Tarım alanlarının az olması, akarsuların varlığı, kıyılarında liman olmaya elverişli ada ve yarımadaların bulunması bu bölgede Iyonya, Lidya, Yunan, Fenike ve Roma gibi birbirinden farklı medeniyetlerin kurulmasına neden olmuştur. Bu medeniyetlerden bazıları yer altı ve yer üstü kaynakları bakımından zengin olmadıklarından deniz ticaretine yönelmişler ve ihtiyaçlarının bir bölümünü denizden karşılayarak denizci karakterli uygarlıklar kurmuşlardır.
Iyonlar ve Yunanlılar zamanla gemi yapımında ustalaşmış ve Akdeniz kıyılarındaki ürünleri toplayarak ihtiyacı olan toplumlara pazarlamaya başlamışlardır. Böylece farklı uygarlıklar arasında, ticari mallar taşınırken aynı zamanda kültürel gelişmeler bir merkezden diğerine nakledilmiştir.
Akdeniz uygarlıkları yeni şehirler ve koloniler kurarken buradaki insanlar bereketli tarım alanlarının az olması nedeniyle daha geniş ticari imkan sunan sahalarda yerleşmişlerdir. Böylece kentleşme Akdeniz’in doğu kıyılarından batı kıyılarına doğru yayılmıştır.
Çin uygarlığı
Sarı ve Gök ırmak çevresinde kurulmuşlardır. Bu alanlar verimli topraklar bulunmaktadır. Güneybatısı ormanlık yüksek dağlarla, Kuzeybatısı da bozkırlar ve çöllerle sınırlı olan Çin de dışa kapalı ve özgün bir medeniyetin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Tıp, matematik ve astronomi alanında da ileri gitmişlerdir. Çinliler kendilerine özgü bir yazı kullanmışlar, barut, pusula, kağıt, matbaa ve mürekkebi icat ederek dünya medeniyetinin gelişmesine katkıda bulunmuşlardır. Porselen yapımı, ipekli dokumacılıkta ileri gitmişlerdir. Hun saldırılarına karşı Çin Seddi’ni yapmışlardır.
Maya uygarlığı
Maya uygarlığı Amerika kıtasındaki Kolomb-öncesi uygarlıklardan biridir. Bir Orta Amerika uygarlığı olan Maya uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika’nın güneydoğusundan, Honduras, El Salvador ve Guatemala’ya kadar uzanan bir bölgede hüküm sürmüştür. Maya dilini oluşturmuşlardır. Mayalar astronomi, matematik, mimari ve sanat gibi birçok alanda ileri bir uygarlık oluşturmuşlardır. Klasik-öncesi dönemden itibaren olağanüstü yapılar inşa etmişlerdir. Taş işlemeciliğinde ileri gitmişlerdir. Piramitler, tapınakları, saraylar,dikili taşlar,top sahaları gibi büyük yapılar inşa etmişlerdir. Kullandıkları taş, genellikle kireç taşıdır. Mayaların ticari malları arasında yeşim taşı, kakao, mısır, tuz ve obsidyen taşı sayılabilir. Çömlekçilik ve seramik yapımında uzmanlaşmışlardır. Entansif tarım sistemlerini kullanmışlardır. Yazı, sayı sistemi ve “Uzun Hesap†denilen takvim sistemini oluşturmuşlardır. Şehircilikte ileri gitmiş ve birçok şehri meydana getirmişlerdir. Akarsu, dere, göllerde ve denizlerde kanolarla taşımacılık(denizcilik) yapmışlar ve ticaretle uğraşmışlardır.Kendilerine has dilleri mevcuttu. Yazıyı, sıfırı da içine alan bir sayı sistemini ve astronomiye dayanan takvimi kullanıyorlardı. Dikkat çekici eserler inşa etmişlerdi.
Inka Uygarlığı
Inkalar, Büyük Okyanus kıyısına paralel uzanan And sıradağları üzerinde 12-16. yüzyıllar arasında yaşamış ve büyük bir imparatorluk kurmuşlardır. Bu bölge çok değişik iklim ve doğa koşullarını içermekteydi. Inkaların yaşadıkları And Dağları’nın batı kıyısında çöl ve vadiler yer alırken kuzeydoğu kesimleri tropikal yağmur ormanlarıyla kaplıydı.
Inkalar, şehirlerini ve kalelerini, dini inançları nedeniyle korumak ve savunabilmek için And Dağları’nın yüksek kesimlerdeki dik ve sarp yamaçlara inşa etmişlerdi. Bu yapılardaki devasa taş bloklar çok hassas ve düzgün bir şekilde birbirleriyle birleştirilmiştir. Taş işçiliğinde ileri gitmişlerdir.
Inkalar bulundukları bölgenin coğrafi konumu nedeniyle güneşin hareketleri konusunda uzmanlaşmışlar ve güneş saatini yapmışlardır. Yüksek kayalıklara yerleştirdikleri elips şeklindeki altın yansıtıcılarla astronomik gözlemler yapmışlar, güneşin yıllık hareketlerini incelemişlerdir. Patates tarımını ilk yapan medeniyettir. Tarımda teraslama yöntemi ve diğer entansif tarım tekniklerini kullanmışlardır. Sözlü edebiyatları olup, yazıları yoktu. Mısır ve patates yetiştirip, sekiler üzerinde tarım yaparlardı. Ülkede mükemmel bir yol şebekesi vardı.
Aztek uygarlığı
15. yüzyıl ile 16. yüzyıl başlarında, bugünkü Meksika’nın orta ve güney kesimlerinde büyük bir imparatorluk kurmuşlardır. Büyük bir imparatorluk kurabilmelerinin temelinde, kullanılabilir tüm toprakların entansif biçimde ekildiği, gelişkin bir sulama ve bataklık kurutma sistemine dayalı olağanüstü tarım düzenleri yatar. Bu yöntemlerle sağlanan yüksek verimlilik, zengin ve kalabalık bir ülkenin doğmasını sağlamıştır. Inkalar, çatıları tahta kirişler üzerine saman örtülü, altın süslemeli büyük taş kaleler ve tapınaklar yapmışlardır. Taş işçiliği ve mimaride ileri gitmişlerdir. Aztekler gelişmiş tarım yöntemlerine, kendilerine ait bir dine, takvime, alfabeye sahiplerdi. Aztek kültürü kendisini, tarıma bağlı ekonomi, dokumacılık, çanak çömlek yapımı metalurjide başlangıç, sayılar, piramit şeklinde yapılar, takvim sistemi, resim yazısı, şehir devlet organizasyonu ve dini faaliyetlerde göstermiştir.
12.SINIF Coğrafya Kitabı Etkinlik sayfa 28 bulmaca Aşağıdaki bulmacayı çözünüz.
1.Kültür ve medeniyetin yayılışında büyük etkisi olan ve tarihin başlangıcı olarak kabul edilen buluş, YAZI
2.Mezopotamya’nın doğusunda akan ve bu bölgeye hayat veren nehirlerden biri, DICLE
3.Güneydoğu Anadolu’dan başlayarak Basra Körfezi’ne kadar uzanan Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki bölge, MEZOPOTAMYA
4.Maya uygarlığının bulunduğu alanda yetişen tropikal ürünlerden biri, ANNANO
5.Maya uygarlığının bulunduğu bölgede yapıların inşasında yaygın olarak kullanılan taş KIREÇTAŞI
6.Demirin günlük hayatta kullanılması ile yapılan ve tarımda büyük gelişmelere neden olan tarım aleti SABAN
7.Büyük Okyanus kıyısında And Dağlarına paralel uzanan alanda kurulan, güneşin hareketleri konusunda uzmanlaşan ve güneş saatini yapan uygarlığın adı, INKA
8.Bugünkü Meksika sınırları içerisinde kurulmuş olan uygarlığın adı AZTEK
9.Medeniyete geçişte çok önemli katkısı olan buluşlardan biri ATEŞ
10.Mezopotamya’yı oluşturan ve bu bölgenin batısından geçen nehir FIRAT
12.SINIF Coğrafya Kitabı Etkinlik sayfa 29
Aşağıdaki tabloda medeniyetlerin gelişmesine ve yayılmasına neden olan bazı buluşlar verilmiştir. Ön bilgilerinizden faydalanarak aşağıda boş bırakılan yerleri doldurunuz.
Yazı
Sümerler, yazıyı ilk kullanan uygarlıktır. Yazı, Asurlular başta olmak üzere pek çok kavim tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonra bilim, hukuk ve ticarette de kullanılmış, ardından ilk eğitim kurumları açılmıştır. Haftanın günleri de bu dönemde belirlenmiştir. Zaman içinde kahramanlık hikayeleri, dini törenlerin uygulanma esasları vb. yazıya geçirilmeye başlanmış, tüm bunlar kültürün gelişmesine ve aktarımına büyük katkılar sağlamıştır.
Takvim
Günümüzde takvim denilince miladi takvim akla gelir.Dünya’nın güneş etrafında dönüşüne göre miladi takvim düzenlenmiştir. 1 yıl, 365 gün 6 saat tir. Bu takvimi ilk kez Mısırlılar kullanmıştır. Bu takvim; Iyonlar, Yunanlar ve Romalılar tarafından geliştirilmiştir. Roma Imparatoru Jullius Cesar ve Papa XII.Gregor tarafından düzenlenerek günümüzdeki şeklini almıştır. Eski topluluklar, takvimde ay senesini kullanıyorlardı. Ay yılı ile Güneş yılı arasında 11 günlük fark vardır. Ay yılında her yıl başlangıcı 11 gün öne gelir.Miladi takvimin temelini oluşturmuştur.Isa’nın doğumu (Milat) başlangıç alınmıştır. Milattan önceki tarihlerde rakamsal değeri büyük olan tarih daha eski bir tarihi gösterir. Milattan sonraki tarihlerde rakamsal değeri büyük olan günümüze daha yakın bir tarihi gösterir.
Demir
Demiri ilk işleyen milletlerden biri de Orta Asya’daki Türklerdir. Demir ilk önce silah yapımında, daha sonra da araç gereç yapımında kullanılmıştır. Eski Türkler göç ettikçe oradaki halklara demiri ve onu işlemeyi öğretmişlerdir. Zamanla demir, savaşlarda üstünlük elde etmenin temel unsurlarından biri haline gelmiştir. Demir Hititler de demirden silah yapımında kendilerine özgü teknikler geliştirmişler ve çok daha sağlam silahlar yapmaya başlamışlardır. Bu yolla iki yüzyıl boyunca süper güç olmayı başarmışlardır. Demir, dayanıklı olduğundan tarımda kullanılan araçların yapımında kullanılmış, sağlam sabanlarla ekilen topraklardan daha bol ürün alınması sağlanmıştır.
Kağıt
Ince bitki liflerinin keçeleşmesi ile meydana gelen bugünkü kağıdın ilk olarak M.S. 1. yüzyılda Çin’de yapıldığı sanılmaktadır. Aslında M.I. 4000 yıllarında Mısır’da bulunan Cyperius (papirüs) denilen bitkinin sapı uygun boyutlarda kesilip bir tahta üzerine dizilip, sulu vaziyette tokmaklanarak bir çeşit kağıt üretilmekteydi. Yapılışı ve özelliği bakımından bugünkü kağıttan farklı olmakla beraber, kağıt ismi bu papirüs kağıdından kalmıştır. Papirüsle beraber, çeşitli hayvan derilerinden yapılan parşömen kağıdı da tarih boyunca kullanılmıştır.
Kağıt, ilim ve kültürün yayılıp gelişmesinde çok büyük bir rol oynamıştır ve ilk para mantığının bir şeyler satın alma, değiş tokuş gibi parasal şeylerin başlangıcı olmuştur. Yazma, taşıma ve muhafazasındaki kolaylıklar, herhangi bir yerdeki ilim ve bilginin çok kısa bir zamanda dünyanın her tarafına kolayca yayılmasını temin etmiş, böylece bugünkü medeniyete ulaşılmasının başlıca vasıtalarından birisi olmuştur. Kağıdın kimin tarafından bulunduğu bugün kesin bilinmemektedir. Ancak bugünkü kağıt hamuru ile elde edilen kağıdın ilk modeli milattan sonra 105’te Çin’de Ts’ai Lun adında bir saray görevlisi tarafından yapıldığı kabul edilmektedir. 18. yüzyılda Fransa’da ilk defa kağıt makinesi yapılmıştır.
1.Aşağıdaki tabloda Mezopotamya uygarlığına ait bazı özellikler verilmiştir. Diğer uygarlıklara ait özellikleri ön bilgilerinizden yararlanarak kutucuklara yazınız.
2.Ilk uygarlıklardaki kentlerin özellikleri nelerdir?
Verimli tarım alanlarının ortasında ulaşım bakımından elverişli pazar yerleri olarak ortaya çıkmışlardır. Ticaretin gelişmesine paralel olarak gelişmişlerdir. Kentlerin toplam sayıları ve nüfusları azdır.
3.Neolitik sonrası ilk medeniyetler nerelerde ortaya çıkmıştır?
Mezopotamya, Mısır, Indus(Hindistan), Akdeniz Çevresi, Sarı ırmak ve Gök ırmak ve Orta Amerika’da ortaya çıkmışlardır.
4.Mezopotamya uygarlığının Maya ve Inka uygarlığından daha fazla saldırılara uğramasının nedenleri nelerdir?
Maya ve Inka uygarlıklarının çevresinde bu uygarlıklara karşı koyabilecek medeniyetler yoktu. Yeni Dünya’da yer alan uygarlıklar Amerika keşfedildikten sonra saldırılara uğramışlardır. Mezopotamya Uygarlığı ise Eski Dünya medeniyetlerinin ortasında yer alıyordu ve Mezopotamya’nın ekonomik zenginlikleri ve coğrafi konumu çevresindeki medeniyetlerin istilalarına neden olmuştur.
5.Mısır uygarlığının Mezopotamya’dan sonra doğmasında etkili olan faktörler nelerdir?
Etrafının çöllerle kaplı olması diğer medeniyetlerle etkileşimi daha azdır. Bu nedenle Mısır Medeniyeti Mezopotamya medeniyetinden sonra ortaya çıkmıştır ve özgün bir medeniyettir. Mezopotamya medeniyetinin çevresinde coğrafi engeller yoktur. Bu nedenle medeniyete geçiş bu bölgede daha önce olmuştur. Diğer toplumlar ve ticaretin gelişmesi şehirlerin ve kültür merkezlerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
6.Hint uygarlığının kurulduğu bölgenin coğrafi özellikleri nelerdir? Bu özellikler Hint uygarlığının gelişmesinde nasıl etkili olmuştur?
7.Mısır uygarlığının Mezopotamya uygarlığı kadar saldırılara maruz kalmamasının nedenleri nelerdir? Mısır uygarlığının kurulduğu bölgenin etrafının çöllerle kaplı olması bu bölgeye yapılacak saldırı ve istila hareketlerini güçleştirmiştir. Mezopotamya Uygarlığı ise Eski Dünya medeniyetlerinin ortasında yer alıyordu ve Mezopotamya’nın ekonomik zenginlikleri ve coğrafi konumu çevresindeki medeniyetlerin istilalarına neden olmuştur.
8-30 derece kuzey enlemleri arasında yer alır.Kuzeyden Himalaya Dağları,Belucistan Dağları ve Dekkan dorukları ile çevrilidir.Güneybatı ve Güneydoğusunda Hint okyanusu yer alır.Indus ve Ganj nehirleri ve bu nehirlerin oluşturduğu verimli Indus ve Ganj deltaları Hint uygarlığının gelişiminde etkili olmuştur.Ayrıca muson iklimi tarım topraklarından yılda iki kez ürün elde edilmesine imkan tanımıştır.
Bitki örtüsü ve hayvan türleri çeşidi son derece fazladır. Hindistan’ın kuzeybatısında yer alan geçitler bu bölgeyi istilalara açık hale getirmiştir. Ariler tarafından Indus medeniyeti ortadan kaldırılmıştır.
SORU-1-Fotoğraflar arasında ne gibi farklılıklar görülmektedir?
Dubai’nin tamamen çehresi değişmiş hızlı bir kentleşme modern bir görüntü ortaya çıkmıştır.Şehirleşme tüm modern yüzünün bizlere göstermektedir.
SORU-2-Kentleşmenin bu kadar hızlı olmasında hangi faktörler etkili olmuştur.?
Birleşik Arap Emirlikleri’ni oluşturan yedi emirlikten biri olan Dubai, petrol gelirleriyle başlattığı ticari hamleyi her alanda cazibe merkezi olarak tamamladı.
Şeyhi El Maktum’un çılgın projeleriyle Dubai yeryüzündeki cennet olarak adlandırılmaya başlandı. Dubai tüm dünyanın dikkatini görkemli turizm yatırımlarıyla çekti. Bunu vergisiz ticaret uygulamasıyla dünyanın önde gelen firmalarının yatırımları izledi.
Milyonlarca turistle birlikte bunların ihtiyaç duyacağı her türlü mal ve hizmet dev alışveriş merkezleri ile Dubai’ye akın etti. Sonuçta burası hem turizmin hem de alışveriş merkezlerinin gözde buluşma noktası oldu. Dünyanın hemen her markasının birkaç mağazasının bulunduğu, yüzölçümleri binlerce metrekareyi bulan dev alışveriş merkezleri Dubai’ye daha çok turistin gelmesini sağlayarak ülkeyi rakip tanımayan bir cazibe merkezi yaptı.
Birleşik Arap Emirlikleri’nin gözbebeği Dubai, zenginlik fışkıran görkemiyle tüm dünyayı büyülüyor. Bir zamanlar sadece 7 yıldızlı yelken oteli Burj El Arab ile tanınan Dubai, sayısı giderek artan birbirinden çılgın projelerle de tanınır oldu. Özellikle üst gelir grubuna yönelik bir turizm cenneti olan Dubai, yatırımcılara sunduğu vergisiz ticaret imkanı ile de dünyanın en büyük firmalarının gözdesi oldu.
Kitabınızdaki metni okuyarak aşağıdaki soruları cevaplayınız?
SORU-1-Bombay’ın dünyanın en kalabalık şehirlerinden biri olmasında hangi faktörler etkilidir.
Ülkenin diğer kentlerine oranla yaşam standartlarının yüksek olması ,ülkenin en önemli ticaret,finans kültür ve eğlence merkezi olması etkili olmuştur.
SORU-2-Bombay’ın ülke ekonomisine etkisini açıklayınız.
Kitabınızda Bombay ile ilgili yazının son paragrafında bu sorunun cevabı mevcut
SORU-3-Dünyada Bombay’a benzer özellikler gösteren şehirlere örnek veriniz.
(Mexico city) Meksika ,Delhi(Hindistan) Gelişmekte olan ülkelerin milyonluk şehirleri örnek verilebilir
SORU-1-1950-1990 yılları arasında hangi kıtalarda nüfus daha fazladır.
Asya ve Avrupa kıtalarında fazladır
SORU-2-2015-2050 yılları arasında en fazla nüfus artışı hangi kıtalarda olacaktır.Nedenlerini söyleyiniz.
Asya ve Afrika kıtalarında olacaktır.Bu kıtalarda önlenemez bir doğum artışı söz konusudur.Sağlık hizmetlerinin iyileşmesi de bebek ölümlerini azaltacak insan ömrünü uzatacaktır.
SORU-3-Tabloda 1950-2050 yılları arasında nüfus artış hızının azaldığı kıtalar hangisidir.Nedenlerini tartışınız.
Avrupa ve Kuzey Amerika kıtalarında azalma görülecektir.Bu ülkeler gelişmişlikle bağlantılı olarak doğum oranları düşüktür.Nüfusuna dinamizm kazandıramamıştır.Yaşam standartlarının yüksek olması eğitim seviyesinin iyi olması kadının iş hayatında rolünün fazla olması doğum oranlarını azaltıcı rol oynar
12. Sınıf Coğrafya Sayfa 26-27-28-29 Etkinlik Cevapları